Türkiye Mülki İdari Haritası

Türkiye Mülki  İdari Haritası

Devamını Gör...

Türkiye'de Sanayi Haritası

Türkiye'de Sanayi Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Karayolları Haritası Büyük Boyutlu

Türkiye Karayolları Haritası Büyük Boyutlu
Devamını Gör...

Türkiye'de Yerleşme Haritası

Türkiye'de Yerleşme Haritası

Devamını Gör...

Türkiye'de Toprak Dağılışı Haritası

Türkiye'de Toprak Dağılışı Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Orman Haritası

Türkiye Orman Haritası
Devamını Gör...

Türkiye'nin Nüfusu Haritası

Türkiye'nin Nüfusu Haritası
Türkiye Nüfus Haritaları

Devamını Gör...

Türkiye'nin Akarsu Havzaları Haritası

Türkiyenin Akarsu Havzaları Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Levha Haritası Yüksek Çözünürlüklü


Türkiye Levha Haritası Yüksek Çözünürlüklü
Devamını Gör...

Türkiye Uydu Haritası Yüksek Çözünürlüklü

Türkiye Uydu Haritası Yüksek Çözünürlüklü

Devamını Gör...

Türkiye Güneş Enerjisi Haritası

                                                        Türkiye Güneş Enerjisi Haritası
Devamını Gör...

Türkiye Gümrük Kapıları Haritası dev boyutta

Türkiye Gümrük Kapıları Haritası dev boyutta

Devamını Gör...

Türkiye Siyasi Haritası Büyük Boyutlu

Türkiye Siyasi  Haritası  Büyük Boyutlu

Devamını Gör...

Türkiye Bölgeler Haritası Kaliteli büyük boyutlu


Türkiye Bölgeler Haritası Kaliteli büyük boyutlu

Devamını Gör...

Türkiye Toprak Tipleri Haritası

Türkiye Toprak Tipleri Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Bitki Türleri Haritası

Türkiye Bitki Haritası
Türkiye Bitki Türleri Haritası
Devamını Gör...

Türkiye Turizm Haritası

Türkiye Turizm  Haritası

Devamını Gör...

Türkiye'de İklim Haritası

Türkiye'de İklim Haritası

Devamını Gör...

Türkeye'de Hayvancılık Haritası

Türkeye'de  Hayvancılık Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Google Haritası

Türkiye Google Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Bitki Örtüsü Haritası

Türkiye Bitki Örtüsü Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Yol Haritası

Türkiye Yol Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Tektonik Hareketler Haritası

Türkiye Tektonik Hareketler Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Jeoloji Haritası

Türkiye Jeoloji  Haritası
Devamını Gör...

Türkiye Tarımsal Üretim Haritası

Türkiye Tarımsal Üretim  Haritası
Devamını Gör...

Türkiye Topoğrafya Haritası

Türkiye Topoğrafya Haritası
Devamını Gör...

Türkiye Tahıl ve Sanayi Btkileri Meyve ve Sebzeler Haritası

Türkiye Tahıl ve Sanayi Btkileri Meyve ve Sebzeler Haritası

Devamını Gör...

Türkiye'nin Ovaları Haritası



Türkiye'nin Ovaları  Haritası
Devamını Gör...

Türkiye Jetermal Kaynaklar ve Volkanik Alanlar Haritası



Türkiye Jetermal Kaynaklar ve Volkanik Alanlar Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Jetermal Kaynaklar ve Uygulama Haritası


Türkiye Jetermal Kaynaklar ve Uygulama Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Jetermal Kaynaklar Haritası

Türkiye Jetermal Kaynaklar Haritası

Devamını Gör...

Türkiye Göller Haritası

Türkiye Dağlar Ovalar ve Göller Haritaları, 

Türkiye'nin Gölleri

Türkiye'de 200'den çok doğal göl vardır. Bu göllerden yaklaşık yarısının yüzölçümü 5 km²'den küçüktür. En büyük göller, başta Van Gölü olmak üzere Tuz, Beyşehir ve Eğridir (Eğirdir) gölleridir. En derinleri Van, Çıldır, Burdur ve Hazar gölleri, en sığları ise Tuz, Akşehir, Ulubat (Apolyont) ve Manyas gölleridir. Türkiye'de haritalarda gösterile­meyecek kadar küçük göller de vardır. Bunla­rın büyük bölümü buzul ve volkanik kökenli göller ile lagünlerdir.
Bazı bölgeler göl açısından oldukça zengin­ken, bazı bölgelerde hemen hiçbir göle rast­lanmaz. En az göle rastlanan yöreler Güney­doğu Anadolu ve Karadeniz bölgelerindedir. Marmara Bölgesi'nin Trakya kesiminde de çok az göl vardır. Birçok çukur alana rastla­nan İç Anadolu Bölgesi ile kıyılarında çok sayıda lagün (denizkulağı) bulunan Ege Böl­gesi göl açısından yoksul sayılmaz. En çok göle rastlanan yöreler Doğu Anadolu, Akde­niz ve Marmara bölgelerindedir. Çok sayıda gölün yer alması nedeniyle Akdeniz Bölgesi'ndeki Antalya bölümünün kuzey kesimi Göller Yöresi adıyla anılır. Ülkede büyük bölümü kapalı havza oluşturan birçok batak­lık ve su birikintisi ile mevsimlik olarak göl haline gelen çukur alanlar vardır. Özellikle göçmen kuşlar için önemli bir dinlenme ve beslenme alanı olduğunun bilinmesine karşın, bataklıkların bir bölümü tarım toprağı kazan­mak amacıyla kurutulmaktadır.
Göllerden bir bölümünün suları tatlı, bir bölümünün suları ise az tuzlu, tuzlu ve acıdır. Fazla suları bir gideğenle denize, akarsuya ya da bir başka göle boşalan göllerin sulan tatlıdır. Dışa akışı olmayan kapalı havza konumundaki göllerin suları ise arazinin yapı­sına bağlı olarak tuzlu ya da acıdır. Denizle su alışverişi içinde olduğundan birer kıyı gölü olan lagünlerin suları az tuzludur. Suları tatlı olan başlıca göller Beyşehir, Eğridir ve İznik gölleridir. Van Gölü'nün sularının acı olması­nın nedeni, bileşiminde soda bulunmasıdır. Tuz ve Burdur gölleri ile Acı Göl'ün suları ise tuzludur.
Türkiye'de 100'den çok yapay göl vardır. Doğal göller 9.000 km²'ye yakın bir alan kaplarken, yapay göllerin toplam yüzölçümü yalnızca 3.000 km² kadardır. Yapay göller, akarsular üzerinde çeşitli amaçlarla kurulan baraj ve setlerin ardında suların birikmesi sonucunda oluşmuş baraj golleriyle göletlerdir. En büyük yapay göller Atatürk, Keban ve Karakaya baraj gölleridir. Atatürk baraj gölü ül­kenin üçüncü büyük gölüdür.
Suları tatlı olan akarsular ile göllerin tü­münde balık yaşar. Bu göllerden bazılarında kerevit de bulunmaktadır. Lagünler balık açısından oldukça zengindir. Suları tatlı olma­yan bazı gölleri besleyen akarsuların ağız kesimlerinde de balığa rastlanır. Baraj gölle­rinde balık da yetiştirilmektedir.

Türkiye'nin Gölleri Listesi
Türkiye'nin Gölleri - Abant Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Acıgöl (Göller Bölgesi)
Türkiye'nin Gölleri - Akyayan Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Bafa Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Beyşehir Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Büyükçekmece Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Çıldır Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Dil Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Durusu (Terkos)
Türkiye'nin Gölleri - Eber Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Eğirdir Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Erçek Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Gala Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Işıklı Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Küçükçekmece Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Köyceğiz Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Marmara Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Nemrut Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Palas Tuzla Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Salda Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Sapanca Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Seyfe Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Tuz Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Uluabat Gölü
Türkiye'nin Gölleri - Van Gölü
Türkiye'nin Gölleri - İznik Gölü




Devamını Gör...

Türkiyenin Deprem Haritası



Deprem nedir ? Nasıl Oluşur ?


Depremlerin önemli bir bölümü yeryüzünden yaklaşık 12 km. derinliğe kadar uzanan elastik kısımla üst kabuk içinde oluşur. Bu derinlikten daha aşağılarda sıcaklık 400 derecenin üzerinde olduğu için yer değiştirme hareketi depremsiz, kırip denilen yavaş plastik şekil değiştirme enerjisi şeklinde yutulur. Buna karşılık elastik üst kısımda ise her yıl birkaç cm.lik yer değiştirme yüzyıllarca birikerek birkaç metre birden büyük bir depremle oluşmaktadır. Depremler sırasında ilk kırılma başlangıcının bu elastik alan sınırında oluştuğu anlaşılmaktadır.

Deprem, yer içinde fay olarak adlandırılan kırıklar üzerinde biriken biçim değiştirme enerjisinin aniden boşalması sonucunda oluşan yer değiştirme hareketinin neden olduğu karmaşık elastik dalga hareketleridir. Bu yer değiştirme miktarı depremin büyüklüğü ile doğdu orantılı olup özellikle sığ depremlerde belli bir büyüklükten sonra faylanma ile ilgili kırıklar yeryüzünde de görülmektedir.


Deprem dalgaları


Depremi oluşturan faylanma ile birlikte odaktan çeşitli türlerde sismik dalgalar yayılır. Bunlar boyuna dalgalar, enine dalgalar ve yüzey dalgalardır. Boyuna dalgalara P dalgası denir. P dalgaları yayılma doğrultusu ile aynı yönde parçacık hareketi oluştururlar. S dalgası olarak adlandırılan enine dalgalar, yayılma doğrultusuna dik yönde parçacık hareketine neden olurlar. Yapılarda hasara S dalgaları neden olur. S dalgalarının yeryüzündeki yansımaları sonucu yüzey dalgaları "Love ve rayleigh" (dalgaları oluşur) S dalgalarının hızı P dalgalarından yavaştır.Depremler sismograf adı verilen aletler tarafından kaydedilir.Sismografların yer hareketini büyütme yetenekleri amaca göre değişebilmekte gerektiğinde 1 Milyon kez büyütme elde edilebilmektedir. P dalgaları sismografda S dalgalarına göre çok önceden gelir. En son yüzey dalgaları ulaşır.


Deprem büyüklüğü (Manyitüd)


Sismograflarda izlenen deprem kayıtlarına genliklerden hesaplanan "büyüklük" adı verilen bir ölçek geliştirilmiştir. Bu ölçeğin yararı depremin ölçüsünü gözlemlerimizden ve hasar durumundan bağımsız olarak hesaplayabilmektir. Büyüklük ölçeği logaritmiktir.

Odak noktasından 100 km. uzaklıkta bulunan özel nitelikte bir sismografın kaydettiği yer hareketinin genliğini mikron cinsinden değerinin logaritması M=Richter Büyüklüğü olarak tariflenir.

Depremin odak noktasına uzaklığını bulmak için sismogramdaki P ve S dalgalarının varış zamanları arasındaki fark kullanılır.
Devamını Gör...

Türkiye Bölgeler Haritası

Türkiye Bölgeler Haritası




Türkiye'nin coğrafi bölgeleri

Türkiye'nin coğrafi bölgeleri, 6 Haziran - 21 Haziran 1941 tarihleri arasında Ankara'da toplanan Birinci Coğrafya Kongresi tarafından belirlenmiştir. Kongre ilk, orta ve lise müfredat programları ile ders kitapları, coğrafya terimleri ve coğrafî isimlerin yazılması, Türkiye Coğrafyası'nın ana hatları ve yerlerin adlandırılması üzerinde çalışmalar yapmak amacıyla toplanmıştı. Bu çalışmanın sonucunda Türkiye'nin üç tarafının denizlerle çevrilmiş olması, dağların Anadolu'nun iç kesimlerini kıyılardan ayırması, iklim, ulaşım ve bitki örtüsü gibi kriterler dikkate alınarak Türkiye'nin coğrafi bölgeleri belirlenmiştir.

Coğrafi bölgeleri oluşturan etkenler 


Coğrafi bölgeler ve coğrafi bölgelerin sınırları belirlenirken şu etkenler dikkate alınmıştır;
Doğal etkenler
Konum
Yeryüzü şekilleri
İklim
Bitki örtüsü
Beşeri etkenler
Nüfus
Yerleşme
Ekonomik etkenler
Tarım ve hayvancılık
Sanayi ve madencilik
Ticaret
Turizm
Bölgeler ve bölümler

Doğal, beşerî ve ekonomik özellikler yönünden sınırları içinde benzerlik gösteren geniş alanlara bölge denir. Sınırları içinde benzerlikleri olan ancak bölgenin diğer yerlerinden farklı olan küçük alanlara ise bölüm denir. Birinci Coğrafya Kongresinde Türkiye coğrafi 7 bölgeye ve 21 bölüme ayrılmıştır.
Akdeniz Bölgesi:
Adana Bölümü, Antalya Bölümü
Doğu Anadolu Bölgesi:
Yukarı Fırat Bölümü, Erzurum - Kars Bölümü, Yukarı Murat - Van Bölümü, Hakkâri Bölümü
Ege Bölgesi:
Ege Bölümü, İç Batı Anadolu Bölümü
Güneydoğu Anadolu Bölgesi:
Orta Fırat Bölümü, Dicle Bölümü
İç Anadolu Bölgesi:
Konya Bölümü, Yukarı Sakarya Bölümü, Orta Kızılırmak Bölümü, Yukarı Kızılırmak Bölümü
Marmara Bölgesi:
Yıldız Bölümü, Ergene Bölümü, Çatalca - Kocaeli Bölümü, Güney Marmara Bölümü
Karadeniz Bölgesi:
Batı Karadeniz Bölümü, Orta Karadeniz Bölümü, Doğu Karadeniz Bölümü
Bölgelerin isimlendirilmesi 

Türkiye'nin yedi coğrafi bölgesinden dördüne komşu olduğu denizin adı verilmiştir (Akdeniz Bölgesi, Karadeniz Bölgesi, Ege Bölgesi, Marmara Bölgesi). Diğer üç bölge de Anadolu bütünü içindeki konumlarına göre adlandırılmışlardır (İç Anadolu Bölgesi, Doğu Anadolu Bölgesi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi). Türkiyenin yön isimlendirmesinde Doğu şark, Batı Garp, Güney Cenup, Kuzey Yıldız olarak adlandırılır.
Bölgelerde nüfus 

Türkiye’deki coğrafi bölgeler arasında nüfus miktarı ve yoğunluğu yönünden önemli farklar bulunmaktadır. Bu farklarin oluşmasında fiziki faktörler (iklim özellikleri, yerşekilleri, toprak özellikleri) ve beşeri faktörler (sanayileşme, tarım, yeraltı kaynakları, turizm, ulaşım) önemli rol oynarlar. Nüfusun en yoğun olduğu bölge Marmara Bölgesi en seyrek olduğu bölge de Doğu Anadolu Bölgesidir. Marmara'nın kalabalık bir nüfusa sahip olmasında İstanbul önemli bir rol oynar.
Bölgelerin özelliklerinden bazıları 

Türkiye'nin coğrafi bölgelerinin karakteristik özelliklerinden bazıları şöyle sıralanabilir:
Alanı en büyük bölge: Doğu Anadolu Bölgesi
Alanı en küçük bölge: Güneydoğu Anadolu Bölgesi
En yüksek bölge: Doğu Anadolu Bölgesi
En alçak bölge: Marmara Bölgesi
En uzun kıyılara sahip bölge: Ege Bölgesi
En fazla yağış alan bölge: Karadeniz Bölgesi
Yazın en sıcak bölge: Güneydoğu Anadolu Bölgesi
Kışın en ılık bölge: Akdeniz Bölgesi
En soğuk bölge: Doğu Anadolu Bölgesi
Orman varlığı en zengin bölge: Karadeniz Bölgesi
Orman varlığı en fakir bölge: Güneydoğu Anadolu Bölgesi
Güneşlenme süresi en kısa bölge: Karadeniz Bölgesi
Güneşlenme süresi en uzun bölge: Güneydoğu Anadolu Bölgesi
Heyelanın en çok görüldüğü bölge: Karadeniz Bölgesi
Volkanizmanın en etkin olduğu bölge: Doğu Anadolu Bölgesi
Seracılığıın en fazla geliştiği bölge: Akdeniz Bölgesi
Nüfusu en kalabalık bölge: Marmara Bölgesi
Nüfusu en az olan bölge: Doğu Anadolu Bölgesi
İklim çeşitliliği en fazla olan bölge: Marmara Bölgesi
Enerji tüketimi en fazla olan bölge: Marmara bölgesi
Maden zenginlikleri en fazla olan bölge: Doğu Anadolu Bölgesi
Devamını Gör...

Türkiye Fiziki Haritası Dev boyutlu

Türkiye Fiziki Haritası

Türkiye'nin Fiziki Coğrafyası (Türkiye'nin Doğal Yapısı)
Türkiye'nin Doğal Yapısı

Ortalama yükseltisi 1.131 metre olan Türki­ye, yüksek bir ülkedir. Orta kesimi çukurluk olan ve kenarlara doğru gidildikçe yükselen ülkenin kıyılarında genellikle fazla genişleme­yen alçak düzlükler yer alır. Akarsu vadileriyle derin biçimde parçalanmış orta yükseklik­teki dalgalı düzlüklerden oluşan yaylalara daha çok ülkenin orta kesiminde rastlanır. Karadeniz kıyısına paralel olarak uzanan Ku­zey Anadolu Dağları ile Akdeniz kıyısına paralel olarak uzanan Toroslar, ülkenin ku­zey ve güney kesimlerinde yay biçimli yüksek dağ dizilerinden oluşur. Bu dağ dizilerinin yükseltisi doğuya doğru gidildikçe artar. Do­ğu Anadolu Bölgesi'nde birbirine yaklaşan Kuzey Anadolu Dağları ve Toroslar'a bağlı dağ sıraları düğümü andıran bir görünümün ortaya çıkmasına yol açar. Ülkenin en yüksek alanları bu bölgededir. Güneydoğu Toroslar yayının güneyinde yer alan Güneydoğu Ana­dolu Bölgesi, önemli bir yükseltiye rastlanma­yan eşik alanlar ile yayla ve ovalardan oluşur. Ülkenin batı kesiminde ise dağlar denize dik olarak uzanır. Bir elin parmaklarını andıran bu dağlar çöküntü alanlarıyla birbirinden ayrılır. Bu kesimde genellikle doğu-batı doğ­rultusunda akan ırmakların taşıdığı alüvyon­ların birikmesiyle oluk biçimli çukur alanlar­da oluşan ovalar ülkedeki en verimli tarım alanlarındandır. Türkiye'nin Trakya'daki top­rakları fazla yüksek sayılmaz. Kuzey ve doğu kesimi Istranca (Yıldız) Dağları, güney ve güneybatı kesimi Işıklar (Ganos) ve Koru dağları tarafından engebelendirilen bu top­rakların orta ve batı kesiminde alçak dalgalı düzlükler yer alır. Orta kesiminde Ergene Havzası bulunan Trakya, yüzey şekilleri açı­sından bir çanağı andırır.
İlk jeolojik zamanlarda oluşan kıvamlan­malarla belirmeye başlayan ülke toprakları sonraki jeolojik dönemlerde aşınmış, göl ve denizlerle kaplanmış, kırıklar boyunca yer yer çökmüş ve yükselmiştir. Ağrı, Süphan, Nem­rut, Erciyas ve Hasan dağları gibi sönmüş yanardağlar magmanın bu kırıklardan yeryü­züne çıkması sonucunda oluşmuştur.

Türkiye'de, son jeolojik dönemde geliştiği sanılan iki büyük kırık kuşağı bulunmaktadır. Bunlardan birincisi, Anadolu'nun içlerinden Yunanistan'a kadar uzanan Kuzey Anadolu kınk kuşağı, ikincisi ise Karlıova'dan Akde­niz'e doğru uzanan Doğu Anadolu kırık kuşa­ğıdır. Bu kırık kuşakları ile çevresi etkinliğini sürdürmekte olan önemli deprem bölgeleri­dir. Bu bölgeler içindeki Erzincan'da 1939' daki bir deprem 33 bine yakın insanın yaşa­mını yitirmesine yol açmıştı.
Kıyıların açığında irili ufaklı birçok ada vardır. Birkaç kayalık dışında Karadeniz ada­dan yoksundur. Akdeniz kıyıları açığında da önemli ve büyük bir adaya rastlanmaz. Türki­ye'nin en büyük adaları Ege ve Marmara denizlerindedir. Bunlardan başlıcaları Gökçe­ada, Marmara Adası, Bozcaada, Uzunada ve Alibey (Cunda) Adası'dır.
Yüzey şekillerinin çeşitlilik göstermesi ya­şam koşullarını önemli ölçüde belirler. Ülke­nin kıyıdan uzak iç kesimi ile yüksek doğu kesimi denizlerin etkisine kapalıdır. Bu ke­simlerde yağış az, doğal bitki örtüsü cılız, iklim serttir. Buna bağlı olarak kıyı kesimleri ile su­yu bol ovalık kesimlerde sık olan yerleşim yerleri, yarı kurak ve yüksek kesimlerde ol­dukça seyrektir.
   
Türkiye'nin Fiziki Coğrafyası (Türkiye'nin Doğal Yapısı)
Alp Orojenik kuşağı içerisinde yer alan Türkiye, 1132 m'lik ortalama yüksekliği ile oldukça yüksek bir ülkedir. Rusya Platformu ile Arabistan bloğu arasında sıkışarak yükselen Anadolu'nun kuzeyinde Karadeniz Dağları, güneyinde ise Toros Dağları uzanmaktadır. Oldukça engebeli bir yapıya sahip olan Türkiye'de ovaların kapladığı alanlar çok azdır. İç bölgelerdeki ovalar genellikle dağlar arasındaki tektonik depresyonlar arasında sıkışmışken, kıyı bölgelerinde ise delta ve kıyı ovası şeklinde görülmektedirler. İç Anadolu Bölgesi'ndeki platolar genellikle neojen kireç taşları ile kaplı iken, Doğu Anadolu'daki platolarımız ise Volkanik malzemelerden oluşmaktadır. Neojen'de başlayan volkanik aktiviteler, Kuvaterner'de de devam etmiş ve özellikle İç Anadolu ile Doğu Anadolu bölgelerinde volkanik dağların oluşmasına yol açmıştır. Ülkemizdeki en genç volkanik püskürmeler Ege Bölgesi'nde Kula çevresi ile Akdeniz Bölgesi'nde Ceyhan ve Hassa çevresinde görülmektedir.
Türkiye'de yer kabuğunu şekillendiren en önemli unsur akarsulardır. Diğer şekillendirici gücü oluşturan yer altı suları, dalga ve akıntılar, rüzgarlar ve buzullar ise dar sahalarda etkili olmaktadır. Yer altı sularının etkisiyle oluşmuş olan karstik şekillere çoğunlukla Akdeniz ve İç Anadolu bölgelerindeki kireç taşlarının yaygın olduğu sahalarda rastlanmaktadır. Dalga ve akıntılar ise kıyılarımızın şekillenmesinde rol oynamaktadırlar. Rüzgarlar sınırlı olarak Konya-Karapınar çevresinde etkili olmuşlardır. Buzulların aşındırma etkileri ise ülkemiz dağlarının yüksek kesimlerinde etkili olmuş ve olmaktadır. Neotektonik safhada meydana gelen büyük ölçüdeki deformasyonlar, yerkabuğunun isoztatik dengeden uzak olması ve hala daha devam eden kompresyonal kuvvetler Türkiye'nin aktif bir deprem alanı olmasının başlıca nedenidir. Ülkemiz aktif bir deprem sahası olmasına rağmen maalesef ülkemizde halen bir deprem bilinci gelişememiştir. Son örneğini 17 Ağustos 1999 yılında Marmara Depremi ile yaşadığımız gibi her depremde büyük can ve mal kaybına uğramaktayız. Ülkemizin bulunduğu sahada meydana gelen düşey ve yatay hareketler akarsu şebekesini de etkilemiştir. Türkiye'nin bulunduğu sahanın kubbeleşmesi ve çevre sahaların torbalaşarak çökmesi sonucu eski drenaj kanalları birçok yerde terkedilmiş ve merkezden çevredeki çukur alanlara (Karadeniz, Ege, Akdeniz, Hazar ve Mezopotamya) yönelen akarsulardan oluşan, ana çizgileri ile ışınsal karakter gösteren bir drenaj görüntüsü ortaya çıkmış, Doğu Anadolu bu suretle çevredeki ülkelerin su deposu haline gelmiştir. Kurulu veya yeni kurulan şebekenin, özellikle kenar dağlar üzerindeki kesimleri aralıklarla devam eden yükselmeler sırasında yer yer antesedant, yer yerde sürempoze olarak temele gömülmüş, bazı akarsular ise, Kuzey Anadolu fay zonu boyunca olduğu gibi ötelenmelere uğramıştır. Taban seviyesi ile aradaki seviye farkının artması çevredeki akarsuların daha hızla aşındırmasına ve gerilere doğru sokulmasına yol açmış ve bunun sonucunda meydana gelen bazı kapmalarla drenaj ana çizgileri ile bugünkü görünümünü kazanmıştır. Türkiye genel olarak Akdeniz makrokliması içerisinde bulunmaktadır. Ancak yer şekillerine bağlı olarak kısa mesafede çok çeşitli iklim tipleri görülmektedir. Güneyinde Eski Dünya karalarının çöl kuşağı, kuzeyinde ise Doğu Avrupa'nın yarıkurak stepleri yayılır. Türkiye'nin Eski Dünya Karaları ortasında ve bu iki kurak iklim alanı arasında yer almasına rağmen, daha farklı ve daha yağışlı bir ülke olarak ayrılmasının başlıca sebebi, Akdeniz'in uzantısı olan ve Akdeniz iklim etkilerinin doğuya doğru sokulmasına imkan veren denizlerle çevrilmiş bulunması ve yüksek reliyefidir. Böyle olmasaydı bütün Türkiye'nin, aynı enlemlerdeki bazı ülkeler gibi yarı-çöller ve steplerle kaplı bir kurak iklim alanı olması gerekirdi. Fakat bölgelerin coğrafi özellikleri önemli değişikliklere yol açar ve Akdeniz makrokliması çerçevesi içinde bölgesel iklim tiplerinin ortaya çıkmasına neden olur. Uzun süreler boyunca Türkiye genelinde ortalama sıcaklık şartlan ancak bir iki dereceyi geçmeyen dar sınırları içinde oynamıştır. Buna karşılık Türkiye'de iklimin başlıca özelliklerinden biri, önemli ölçülere varan yağış oynaklığı ve zaman zaman meydana gelen şiddetli kuraklıklardır. Azonal ve intrazonaller bir yana bırakılırsa, zonal topraklar bitki örtüsü ve iklim şartlarına uygun bir yayılış gösterirler. Ülkenin kuzey ve güney kıyı bölgeleri boyunca kuvvetle yıkanarak podsollaşmaya uğramış, bazı yörelerde lateritik özellikler de gösteren topraklardan oluşan bir şerit uzanır. Daha az yağışlı ve kışları daha soğuk iç kesimlere doğru hafifçe podsollaşmış, orta derecede asit kahverengi orman topraklarına geçilir. Daha içerlerde ise, artan kuraklık nedeni ile kalsifikasyon pedojenezde ön plana geçer. Bunun sonucunda, İç Anadolu'nun en az yağışlı orta kesimindeki serozyom alanını kabaca konsantrik kuşaklar halinde kuşakta ve merkeze yaklaştıkça giderek daha yüksek alkalinite gösteren pedokaller (kahverengi ve kızıl kahverengi yarı-kurak bölge toprakları) yer alır.
Türkiye'nin bitki örtüsünün dağılışı; iklime, özellikle yağış ve sıcaklık şartlarına bağlıdır. Karadeniz kıyıları boyunca nemcil türlerden oluşan gür ormanlar, onların güneyinde şiddetli kış soğuklarına dayanıklı kuru ormanlar, Akdeniz ve Ege kıyılarında ise Akdeniz ikliminin uzun yaz kuraklığına uymuş karakteristik formasyonları genişliği yer yer değişen birer şerit halinde uzanırlar. Artan kuraklığa bağlı olarak iç kesimlere doğru ve Güneydoğu Anadolu'da doğal orman alanlarından önce ağaçlı steplere ve daha sonra da steplere geçilir. Ormanın üst sınırı da, tıpkı daimi kar sınırı gibi, kontinentalitenin etkisi altında kenar bölgelerden (2000-2200 m) içerlere ve doğuya doğru yükselir ve Doğu Anadolu'da 2800 metreye kadar çıkar. Türkiye toprakları, bugün olduğu gibi bütün tarih boyunca, kuzeyi ve güneyi, doğusu ve batısındaki farklı kültürlerin karşılaştığı, bunlar arasında temasın sağlandığı, birleştirici, kaynaştırıcı bir geçiş alanı, bir pota rolü oynamıştır. Dünyanın belki başka hiç bir ülkesine bu ölçüde nasip olmayan bu seçkin rol, her şeyden önce coğrafi konumun bir sonucudur. Bu rol, ülke reliefinin doğal ulaşım ve ticaret yollarının bütün tarih boyunca güzergahlarını belirleyen genel uzantısı nedeni ile daha çok doğu ve batı doğrultusunda etkili olmuş, doğu ve batı kültürleri burada karşılaşmış, doğu ve batı toplumlarını niteleyen terimler (Asya ve Avrupa) burada doğmuştur. Türkiye'nin çoğu kez Asya ve Avrupa arasındaki köprü olarak tanımlanmasının sebebi budur. Buna karşılık ülke konumu, biçimi ve arızalı reliefi nedeni ile kuzeyindeki ve güneyindeki farklı kültür alemlerinin temasını güçleştiren, meridyonal doğrultuda yayılmalarını engelleyen bir set rolü oynamıştır. Bu alemler arasındaki temas ancak ülkenin kuzeybatısında, setin alçaldığı alandaki Boğazlar ve Marmara üzerinden sağlanmış ve sınırlı ölçüde kalmıştır.İlk Çağda Karadeniz'e sokulan maceraperest Yunanlı gemiciler, Karadeniz'in kuzey kıyılarından tahıl, post ve esir yükleyen Roma gemileri, Orta Çağın beli kılıçlı Venedik ve Ceneviz tacirleri hep bu yolu izleyerek kuzeye sokulabilmişlerdin, Bu yolun en önemli kesimi kuşkusuz. batıdan ve doğudan gelen yolların, Karadeniz'e açılan deniz yolu ile kesiştiği İstanbul Boğazı'dır. Boğazın girişinde kurulan İstanbul bu müstesna konumu sayesinde daha Roma ve Bizans devirlerinde dünyanın dört bucağından gelen malların satışa sunulduğu, işlendiği ve ihraç edildiği büyük bir ticaret, sanayi, kültür ve siyaset merkezi olmuştu, İstanbul Boğazının, Karadeniz aleminin Akdeniz alemine açıldığı yegane kapı olması, bir yandan ona sahip olan devletin gücünü ve önemini artırırken, bir yandan da tarih boyunca bu kapıya sahip olmak ihtirasını körüklemiştir. Türkiye'nin relief özelliklerinin etkileri aslında çok daha çeşitlidir. Bu etkiler bu topraklar üzerinde yerleşmiş toplumların yaşamı, politik ve sosyal özellikleri ve kültürel gelişmelerinde de kendini gösterir. Örneğin kuzey ve güney kıyı bölgelerinin iç kesimlerden, iç kesimlerin ve kıyı bölgelerinin de birbirinden aşılması güç topografik engellerle ayrılmış bulunması, bunlardan her birinin yüzyıllar boyunca ayrı bölmeler halinde kalması daha antik çağda farklı isimlerle adlandırılan ve kültür bakımından da farklılık gösteren tarihi coğrafya bölgelerinin (Pontus, Likya, Karya, Kapadokya, Pamfilya, Kilikya, Paflogonya, Lidya, Frigya) oluşmasına yol açmıştır. Genel olarak eğimlerin kuvvetli olması ve arazinin çoğu yerde derin vadilerle yarılmış bulunmasının da önemli sonuçları vardır. Araştırmaların ortaya koyduğuna göre eğim bakımından tarıma elverişli sayılan topraklar ülke yüzölçümünün ancak 1/5 kadarını oluşturur. Aynı sebeple geniş alanlar kuvvetli bir toprak erozyonuna maruzdur ve aşınan toprakların birikmesi sonucunda kıyı çizgisinde önemli değişiklikler olmuş, bazı antik çağ limanları (örneğin Efes ve Milet) ve nehir limanları (Tarsus), liman olmak fonksiyonlarını kaybetmiş, bazı körfezler kapanmış (antik Latmos körfezi, bugünkü Bafa gölü), bazı adalar karanın içerlerinde kalmıştır. Kırsal ve kentsel yerleşmelerin dağılışı düzeni de, tıpkı yol güzergahları gibi, bütün tarih boyuncu ülkenin relief şartlarına bağlı kalmıştır. Fiziki ortam şartları beşeri görünümü daha birçok yollardan etkiler. Tarım ürünlerinin coğrafi dağılışı ve verimliliği, daha yüksek sıcaklık isteyen ticari ürünlerin yetiştirildiği kenar bölgeler ile, tahılın ve şiddetli kışa dayanıklı diğer ürünlerin yetiştirildiği ve hayvancılığın yer yer tarımdan daha önemli olduğu karasal iç kesimler arasındaki farklılaşma temelde bölgesel iklim ayrılıklarından ileri gelir. Ülkenin birçok bölgelerinde duyulan sulama ihtiyacı şiddetli yaz kuraklığının, Doğu Anadolu'da antik çağdan beri yarı yarıya toprağa gömülü olarak yapılan evler şiddetli kış soğuklarının, geniş alanlarda yüzyıllardan beri uygulanan transhümans ve Doğu Anadolu'da hala daha yaygın olan göçebelik, bazı müelliflerin iddia ettikleri gibi etnik kaynaklı bir yaşam tarzı değil, fakat yükselti farklarına bağlı olarak iklim ve vejetasyonda meydana gelen mevsimlik değişikliklere uyumun sonucudur. Fiziki ortamın beşeri görünüm üzerindeki doğrudan ve dolaylı etkileri aslında yukarıda sayılanlardan çok daha fazladır. Bu etkiler, teknolojinin yüksek bir düzeye eriştiği günümüzde de, Türkiye'de bölgesel ve yöresel coğrafi görünümler arasındaki farkların temelinde yatan ve bir kısım izleri maziden miras kalan esas faktör olarak hala daha büyük rol oynamaktadır.
www.msxlabs.org



Devamını Gör...

Misyon


Haritalar. Etiketler: Ayrıntılı Türkiye Coğrafi Bölgeler Haritası, Büyük Boy Türkiye haraları, büyük türkiye haritası, büyük türkiye haritlaro, cografyabilim, coğrafya bilim, Haritalarla Türkiye, haritalarla türkiye coğrafyası, haritarla türkiye, Jeotermal Kaynaklar Dağılım Haritası, Jeotermal Kaynaklar ve Volkanik Alanlar Haritası, serdar karadağ, Türkiye altın ve gümüş haritası, türkiye bölgelere göre maden haritası, türkiye büyük boy harita, Türkiye Büyük Toprak Grupları Harita Resmi, türkiye beşeri haritası, türkiye bitki örtüsü haritası, Türkiye bitki haritası, türkiye deprem haritası, türkiye endüstri haritası, Türkiye Fiziki Haritası, Türkiye Fiziki haritası büyük boy, türkiye gümrük haritası, türkiye günes haritası, türkiye güneşlenme haritası, Türkiye Harita Genel Müdürlüğü, türkiye haritası ayrıntılı, türkiye haritası bölgeler, türkiye haritası bölgeler ve iller, türkiye haritası bölgesel, türkiye haritası büyük boy, türkiye haritası detaylı, türkiye haritası download, türkiye haritası enlem boylam, türkiye haritası fay hattı, türkiye haritası fiziki, türkiye haritası fiziki haritası, türkiye haritası fotoğrafları, türkiye haritası iller, türkiye haritası indir, türkiye haritası siyasi, türkiye haritası uydu, türkiye haritası ve bölgelerin coğrafi özellikleri, türkiye haritası ve uydu görüntüleri, türkiye haritası vektörel, türkiye hayvancılık haritası, türkiye iklim haritası, türkiye jeoloji haritası, türkiye jeomorfoloji haritası, türkiye kömür havzaları, Türkiye Kömür Havzaları ve Potansiyel Uygulamaları Haritası, türkiye levha haritası, türkiye maden haritası, türkiye maden yatakları harıtasi, türkiye nufüs haritası 2007 2008, türkiye orman haritası, türkiye sanayi coğrafyası, Türkiye sanayi coğrafyası harita, türkiye siyasi haritası, Türkiye tapografya haritasi, türkiye tarimsal üretim haritası, Türkiye tarım coğrafyası harita, türkiye tektonik haritası, Türkiye turzim haritası, türkiye ulaşım haritası, türkiye yol haritası, Türkiye'de Uranyum ve Toryum Yatakları, Türkiye'nin göl ve akarsu haritası, türkiye'nin gölleri haritası, tc. harita, turkiye haritasi uksek cozunurluk


İlgili Kategori İçerikleri
Türkiye Haritalar
Türkiye Bitki Haritası
Türkiye İklim Haritası
Türkiye Bölgeler Haritası
Türkiye Karayolları Haritası
Türkiye Fiziki Haritası
Türkiye Siyasi Haritası

Adana Haritası
Adapazarı Haritası
Adıyaman Haritası
Afyon Haritası
Ağrı Haritası
Aksaray Haritası
Amasya Haritası
Ankara Haritası
Antakya Haritası
Antalya Haritası
Ardahan Haritası
Artvin Haritası
Aydın Haritası
Bakırköy Haritası
Balıkesir Haritası
Bartın Haritası
Batman Haritası
Bayburt Haritası
Bilecik Haritası
Bingol Haritası
Bitlis Haritası
Bolu Haritası
Burdur Haritası
Bursa Haritası
Cizre Haritası
Çanakkale Haritası
Çankırı Haritası
Ceyhan Haritası
Çorlu Haritası
Çorum Haritası
Denizli Haritası
Derince Haritası
Diyarbakır Haritası
Düzce Haritası
Edirne Haritası
Edremit Haritası
Elazığ Haritası
Erzincan Haritası
Erzurum Haritası
Eskişehir Haritası
Gaziantep Haritası
Gebze Haritası
Giresun Haritası
Gümuşhane Haritası
Hakkari Haritası
Hatay Haritası
Iğdır Haritası
Isparta Haritası
İçel Haritası
İskenderun Haritası
İstanbul Haritası
İzmir Haritası
İzmit Haritası
Kadıköy Haritası
Kahramanmaraş Haritası
Karabük Haritası
Karaman Haritası
Kars Haritası
Kastamonu Haritası
Kayseri Haritası
Kilis Haritası
Kırıkkale Haritası
Kırklareli Haritası
Kırşehir Haritası
Kocaeli Haritası
Konya Haritası
Kütahya Haritası
Malatya Haritası
Manisa Haritası
Mardin Haritası
Mersin Haritası
Maraş Haritası
Muğla Haritası
Muş Haritası
Nevşehir Haritası
Niğde Haritası
Ordu Haritası
Osmaniye Haritası
Rize Haritası
Sakarya Haritası
Samsun Haritası
Şanlıurfa Haritası
Siirt Haritası
Sinop Haritası
Şırnak Haritası
Sivas Haritası
Tarsus Haritası
Tekirdag Haritası
Tokat Haritası
Trabzon Haritası
Tunceli Haritası
Uşak Haritası
Van Haritası
Yalova Haritası
Yozgat Haritası
Zonguldak Haritası
Devamını Gör...

Türkiye Siyasi Haritası



Türkiye Cumhuriyeti Siyasi Haritası 

Idari bölümler

Türkiye, idari ve mahalli şartlar göz önünde bulundurularak çeşitli idari bölümlere ayrılmıştır. Merkezi idare kuruluşu bakımından illere, iller ilçelere, ilçeler ise köylere ayrılmıştır. Bunlara Mülki Idare Bölümleri denir. Idari bölümlerin tespitinde coğrafi durumları, ekonomik şartları, kamu hizmetlerinin gerekleri ve ulaşım durumları dikkate alınmaktadır. Türkiye'de en büyük idari birime il adı verilir. Bir il; il merkezi, ilçe merkezleri ve ilçelere bağlı bütün köyleri kapsar. Illerde yönetme ve yürütme görevini, devletin atadığı valiler yerine getirir. Cumhuriyetin ilk yıllarında 63 olan il sayısı, değişen şartlar ve ihtiyaçlara göre bugün 81'e ulaşmıştır. Gelişmiş bir çok ilçe de il olmayı beklemektedir.

Ilden daha küçük idari birimlere ilçe adı verilir. Her il, büyüklüğüne göre çeşitli sayıda ilçelerden oluşur. Ilçelerde mülki amire Kaymakam adı verilir. En küçük idari birime ise köy adı verilir. Muhtar tarafından yönetilen köy, yönetim açısından ilçe merkezine bağlıdır.
Devamını Gör...
 
Copyright (c) 2010 aygunhoca
Sponsored by : Fastoyun